ASKERİ PERSONELİN MADDİ VE MANEVİ SOSYAL HAKLARI

Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli bulunan ve hizmetten ayrılmış olan subay, astsubay, uzman erbaş, sözleşmeli erbaş ve er, yükümlü erbaş er, yedek personel, sivil memur, askeri öğrencilerin hizmete ilişkin İPTAL VE TAM YARGI DAVALARINI açma hakları bulunmaktadır.

İptal davaları idari bir işlemin iptali amacıyla açılan davalardır. Menfi sicil tanzimi, terfi ettirilmeme, kademe ilerlemesi yaptırılmama, emekliye sevk edilme vb. işlemlerin iptali amacıyla askeri personelin açacağı davalar iptal davasının konusunu oluşturabilir.

Tam yargı davalarında hakkın ihlali veya maruz kalınan zararın tazmini talep edilebilmektedir. Tam yargı davaları idarenin herhangi bir işlem veya eyleminden kaynaklı olmaktadır. Yurtiçi sürekli görev yolluğunun ödenmemesi, askeri hizmetin ifası sırasında personelin yaralanması veya ölümü, iç güvenlik bölgesinde görev yapan personelin ek tazminatlarının ödenmemesi, kışlada gıda zehirlenmesi yaşanması sıklıkla rastlanan maddi ve manevi tazmini gerektiren hak ihlalleri olarak tam yargı davalarına konu olabilmektedir.

DAVA ZAMANAŞIMI

Açıklanan davaların zamanaşımı mağdurun haksız ve hukuka aykırı EYLEMİ ÖĞRENDİĞİ TARİHTEN İTİBAREN 1 YIL VE HERHALDE EYLEM TARİHİNDEN İTİBAREN 5 YILDIR. Ancak kalıcı malulluk mevcut ise zamanaşımının başlangıcı sakatlığa ilişkin kati (kesin) hekim raporunun öğrenildiği tarihtir. Ölümlü vakalarda ise zamanaşımı başlangıcı ölüm taihidir.

Türk Silahlı Kuvvetlerinde görev yapmakta olan veya yapmakta iken herhangi bir silahlı çatışma sonucu yaralanma veya şehit olunması ile silah kazası, araç kazası, gıda zehirlenmesi vb. olaylar sonucunda yaralanması, engellilik ya da ölüm halinde;

  • Maddi Tazminat
  • Manevi Tazminat
  • Ölüm halinde bedensel ya da ruhsal uğradığı zarar nedeni ile iş gücü ve gelir kaybına uğramış ise Destekten Yoksun Kalma Tazminatı alma hakkına sahip olmaktadır.

Askeri personelin görevini icra ederken yaralanması ya da engelliliği halinde;

  • Bedensel ya da ruhsal zarara maruz kalan askeri personel her türlü tedavi giderlerini,
  • Bedensel olarak aldığı hasar yüzünden çalışamadığı süreç içerisindeki maddi kayıplarını,
  • Çalışma gücü ve verimi azalmış ya da kaybolmuş ise bundan oluşan zararları talep edebilmektedir.

Askeri personelin görevini icra ederken ölümü halinde;

  • Askeri kazada ölen askeri personelin cenaze giderleri
  • Ölüm hemen gerçekleşmemiş ve askeri personel yaşanılan kaza ile ölüm arasında tedavi sürecine girmişse bu durumda her türlü hastane ve tedavi giderleri
  • Askeri personelin çalışma gücünün bitmesinden kaynaklanan ailesi tarafından talep edilecek yoksunluk tazminatı
  • Ölen askeri personelin kişinin ekonomik desteğinden mahrum kalacak ailesinin uğradığı kayıplar talep edilebilmektedir.

YETKİLİ VE GÖREVLİ MAHKEME

Karayolları Trafik Kanunu'ndan kaynaklanan sorumluluk davalarında motorlu araç işletenin kamu kuruluşu olması halinde dahi dava adli yargı mahkemelerinde görülecektir. Kirpi, kobra akrep, hafif zırhlı araç, makam aracı, couger helikopter vb. zırhlı araçlar da sigortalanmakta olup bu araçlarda meydana gelebilecek kazalar neticesinde sigorta şirketinin sorumluluğu devam edecektir. Nakdi tazminat kurum tarafından yaşanılan kaza sebebiyle ödenmesi gereken bir tazminat türü olup sigorta şirketinden tazminat talebine engel bir durum da oluşturmamaktadır. Bu sebeple askeri personel hem nakdi tazminatlarını çalıştıkları kurumdan hem de sigorta şirketinden kazaya ilişkin uğradıkları zararların tazminini asliye hukuk mahkemelerinde talep edebileceklerdir. Ancak araç kazası haricinde idarenin neden olduğu hak ihlalleri veya zararların tazmini idare mahkemelerinde tam yargı davası açılarak talep edilebilecektir.

Sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olan (5510 sayılı Kanununun 4-c ve eski 5434 sayılı Emekli Sandığı) sigortalı asker kişilerle; zorunlu askerliğini yerine getiren herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olmayan ya da 4-a veya 4-b hükümlerine tabi asker kişiler, sigortalı olarak bulunmaktadır. Bu sigortalıların yukarıda örnek verilen olayların sonucunda ölmeleri ya da malul kalmaları, hem 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu, hem 3713 sayılı Terörler Mücadele Kanunu, hem de 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun, 4760 sayılı ÖTV Kanunu’nun öngördüğü yardımları talep edebileceklerdir. Bu kanun ile personele veya açıklanan hak sahiplerine sosyal güvenlik yardımı veya mevzuat gereği yapılacak olan yardımın miktarı arttırılmakta ayrıca araç alımlarında ÖTV tutarından muaf tutulma, kendisinin veya yakınlarına kamuda istihdam hakkı verilmesi vb. sosyal hak ve yardımlar düzenlenmektedir.

 

2330 SAYILI NAKDİ TAZMİNAT VE AYLIK BAĞLANMASI HAKKINDA KANUN KAPSAMINDA YAPILACAK YARDIMLAR

2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun, iç güvenlik ve asayişin korunması veya kaçakçılığın men, takip ve tahkiki veya trafik ve yol güvenliğini sağlamak konularında görevlendirilen personele hatta kamu görevlisi olmayan sivillerin dahi bahse konu faaliyetler sırasında yardım faaliyetleri sonucunda meydana gelen ölüm veya engelli hâle gelme durumu ya da yaralanma halini düzenlemektedir. Ölüm ya da sürekli engelli durumunun söz konusu olması halinde nakdi tazminat ödenmesi ve ölüm ya da malullük aylığının bağlanması; yaralanmaları halinde ise sadece nakdi tazminat ödenmesi söz konusudur.

  1. Ölüm Halinde Nakdi ve Sabit Bir Tazminat Miktarı

Ölüm halinde tazminat verilmesine dair karar tarihindeki en yüksek devlet memuru aylığının (ek gösterge dahil) brüt tutarının 100 katı tutarının;

Ölenin eşi ve altsoyu veya yalnızca altsoyu ile bulunmaları halinde ve ölüm tarihinde sağ olan ana ve babasının her birine ayrı ayrı olmak üzere % 15'erlik kısmı ödendikten sonra kalanı diğer mirasçılara ödenir. Ancak ana ve babaya verilen tazminat çocukların her birine ödenen tazminattan fazla olamaz.

  1. Engellilik Hali

Engellilik halinde Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığınca belirlenecek engellilik derecesine göre;

a) Yaşamak için gerekli hareketleri yapmaktan aciz ve hayatını başkasının yardım ve desteği olmaksızın sürdüremeyecek şekilde malul olanlara tazminat verilmesine dair karar tarihindeki en yüksek devlet memuru aylığının (ek gösterge dahil) brüt tutarının 200 katı tutarının,

b) Diğer engellilik hallerinde tazminat verilmesine dair karar tarihindeki en yüksek devlet memuru aylığının (ek gösterge dahil) brüt tutarının 100 katı tutarının aşağıdaki cetvelde gösterilen oranlarda ödeme yapılır.

ENGELLİLİK DERECESİ

ÖDENECEK TAZMİNAT YÜZDESİ

6

25

5

35

4

45

3

55

2

65

1

75

 

  1. Yaralanma Hali

Yaralanma halinde, kurumlarınca sevk edildikleri sağlık kuruluşlarının raporlarında belirtilen yaralanmaların en ağır olanı üzerinden (farklı teşhisler olması halinde) tazminat verilmesine dair karar tarihindeki en yüksek devlet memuru aylığının (ek gösterge dahil) brüt miktarının 100 katı tutarının yaralanmanın;

a) Basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olması halinde %3'ü, basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olmaması halinde %5'i oranında,

b) Vücutta kemik kırılmasına neden olması ve kırığın kişinin hayat fonksiyonlarına etkisinin hafif derecede olması halinde %7'si, orta derecede olması halinde %10'u, ağır derecede olması halinde % 15'i oranında,

c) Kişinin yaşamını tehlikeye sokacak derecede olması halinde %20'si oranında,

d) Araz bırakması halinde %20'sini aşmamak şartıyla yaralanma derecelerinde belirtilen oranların iki katı tutarında ödeme yapılır.

  1. Avans Verilmesi

Kesin raporun alınmasının uzayacağı yaralının tedavi gördüğü sağlık kuruluşlarınca verilecek rapordan anlaşılanlara, olay tarihinde ölüm nedeniyle ödenmesi gereken tazminatın % 1'i esas alınarak on katı tutarı bütçe dışı avans olarak ödenir.

  1. Bağlanacak Aylıklar

a) Engelli hale gelerek emekliye ayrılanlara görev malullüğü aylığı bağlanır.

b) Emekli aylığı almakta iken engelli hale gelenlerin almakta oldukları aylıkları görev malullüğü aylığına dönüştürülür.

c) Görevde bulunduğu sırada ölenlere bağlanması gereken görev malullüğü aylığı veya emekli iken ölenlerin aldıkları emekli aylığı görev malullüğü aylığına dönüştürülmek suretiyle dul ve yetimlerine intikal ettirilir.

Bu hallerde bağlanacak görev malullüğü aylığı %25 arttırılarak ödenir.

Ancak, 5434 sayılı Kanunun 5510 sayılı Kanunla mülga 64 üncü maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesinin sekizinci fıkrasından yararlananlar için bu arttırma yapılmaz.

d) 5510 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olmayanların (17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun geçici 20 nci maddesinde belirtilen sandıklar dahil) engelli hale gelmeleri halinde öğrenim durumlarına göre 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 36 ncı maddesi hükümlerine göre belirlenecek giriş derece ve kademeleri üzerinden (öğrenimi bulunmayanlar için ilkokul mezunu gibi) kendilerine, ölümlerinde dul ve yetimlerine 5434 sayılı Kanunun 5510 sayılı Kanunla mülga hükümlerine veya 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesine göre Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından görev malullüğü aylığı %25 arttırılarak bağlanır.

Ancak, bu madde gereğince Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığınca arttırılarak bağlanacak aylıklar hiçbir surette aynı derece, kademe ve ek göstergedeki emsaline 5434 sayılı Kanunun mülga 64 üncü maddesinin son fıkrası gereğince bağlanması gereken miktardan fazla olamaz.

  1. Sonradan Meydana Gelen Yaralanma, Engelli Hale Gelme ve Ölüm Hali

2. maddede sayılanlardan, görevleri ve yardımları sona erenlerin bilahare kendilerinin veya eş, füru, ana, baba ve kardeşlerinin yaralanmaları, engelli hale gelmeleri, ölümleri halinde, bu hallerin evvelce ifa ettikleri hizmetten dolayı meydana geldiğinin mahkeme ilamı ile sübuta ermesi veya olay failinin saptanamamış yahut kaçak olması gibi sebeplerle mahkeme ilamı alınamayan hallerde, maruz kaldıkları halin evvelce ifa ettikleri hizmetler nedeniyle meydana geldiğine dair savcılıklardan alınacak belgelere veya hizmet yaptıkları kurumdan alınan, olayın bu şahsın hizmeti ile ilişkisini gösteren yazılı belgelere dayanılarak saptanması halinde; ilgili kurumca tazminat ödenmesi, bağlı olduğu sosyal güvenlik kurumunca da aylık bağlanması işlemleri yerine getirilir.

Yaralanma veya engellilik halinden sonra meydana gelen ölümlerde, ölümün 2 nci maddede belirtilen bir olay sonucu meydana gelen yaralanma veya engelli hale gelmeye bağlı olduğunun, adli tıp birimleri ya da sağlık kuruluşları tarafından tanzim edilen rapor ile tespit edilmesi durumunda da birinci fıkra hükmü uygulanır.

 

3713 SAYILI TERÖRLE MÜCADELE KANUNU KAPSAMINDA YAPILACAK YARDIMLAR

Kamu görevlilerinden yurtiçinde ve yurtdışında görevlerini ifa ederlerken veya sıfatları kalkmış olsa bile bu görevlerini yapmalarından dolayı terör eylemlerine muhatap olarak yaralanan, engelli hâle gelen, ölen veya öldürülenler hakkında 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümleri uygulanır. Ayrıca; aşağıda 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamında açıklanan aylık bağlanması, tazminat desteği, konut hakkı veya kira yardımı, sağlık desteği ile kamuda istihdam edilme hakkı ve yardımları hak sahiplerince talep edilebilecektir.

1.         Aylık Bağlanması

Malul olanlarla, ölenlerin aylığa hak kazanan dul ve yetimlerine bağlanacak aylığın toplam tutarı, bunların görevde olan emsallerinin almakta oldukları aylıklardan; emekli olanların öldürülmeleri halinde ise, dul ve yetimlerine bağlanacak aylığın toplam tutarı ve kanuna göre kendisine bağlanabilecek emekli aylığından az olamaz. 

2.         Tazminat Desteği ve Miktarının Hesaplanması

Yaşamak için gereken hareketleri yapamayacak ve başkasının yardım ve desteğine muhtaç olacak derecede malül olanlar ile ölenlerin dul ve yetimlerine en yüksek devlet memuru aylığı üzerinden, diğerlerine mevcut aylıkları üzerinden, 30 yıl hizmet yapmış gibi emekli ikramiyesi ödenir.

3.         Konut Hakkı veya Kira Yardımı

Yurtiçinde veya yurtdışında kamu konutlarından yararlanmakta iken malul olanların kendileri, ölenlerin aylığa hak kazanan dul ve yetimleri, Kamu Konutları Kanununda gösterilen özel tahsisli konutlarda oturanlar hariç olmak üzere, herhangi bir kira bedeli alınmaksızın on yıl süreyle kamu konutlarından yararlanmaya devam edebilirler. Kamu konutundan çıkacaklar ile kamu konutundan yararlanmayanlar ve özel tahsisli konutlarda oturanların istekleri halinde ikametgâh olarak kullanacakları yurtiçindeki taşınmazın kira bedeli on yıl süre ile Devletçe karşılanır; ancak kamu konutlarından kira ödemeksizin yararlanılan süre, kira yardımından yararlanılan süreden düşülür. Yurtdışındaki özel tahsisli konutlarda oturanların yurtdışı kira bedelleri de istekleri halinde bir yıl süre ile Devletçe karşılanır.

            4.         Sağlık Desteği

Malûl olanlar ile ölenlerin dul ve yetimleri, Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığınca kendilerine verilen tanıtım kartlarını ibraz etmeleri durumunda, kamu kurum ve kuruluşlarına ait bütün hastanelerde muayene ve tedavi edilirler. Bunların her türlü tedavi giderleri; ilgililerin herhangi bir kamu kurumu veya kuruluşunda çalışmaları halinde bu kurum veya kuruluşça, emekli, yaşlılık, malûllük veya dul ve yetim aylığı almaları halinde bağlı bulundukları sosyal güvenlik kurumunca, herhangi bir kuruma tâbi olarak çalışmamaları, 1/7/1976 tarihli ve 2022 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanun kapsamında aylık alanlar hariç emekli, yaşlılık, malûllük veya dul ve yetim aylığı almamaları durumunda Millî Savunma veya İçişleri Bakanlığınca karşılanır. Malûl olanların eksilen vücut organları, yurt içi veya yurt dışında en son teknik usûllere göre yapılması mümkün sunileriyle tamamlatılır ve gerekirse tamir ettirilir veya yenisi yaptırılır.

Yaşamak için gerekli hareketleri yapmaktan aciz olanlar ile kimsesizler, kamu kurum ve kuruluşlarına ait, bunlar bulunmadığı takdirde özel rehabilitasyon ve bakım merkezleri, yurtlar ve huzurevlerinde parasız olarak veya masrafları devlet tarafından karşılanmak üzere barındırılır ve baktırılır.

5.         Terörden Zarar Gören Diğer Kişilere Yardım

Terör eylemlerinden dolayı yaralananların tedavileri Devlet tarafından yapılır. Zarar gören, can ve mal kaybına uğrayan vatandaşlara, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonundan öncelikle yardım yapılır. Bu fondan ilk ve orta öğrenim çağındaki şehit çocuklarının öğrenim masrafları karşılanır. Yardımın kapsam ve ölçüsü, Fonun mahalli yetkililerince belirlenecek miktarı aşmamak kaydıyla Fon Kurulunca tespit edilir.

6.         Kamuda Çalıştırılma Zorunluluğu ve İstihdam Hakkı

Subay, astsubay, uzman jandarma, uzman erbaş, sözleşmeli erbaş ve er ile Türk Silâhlı Kuvvetlerince görevlendirilen 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamındaki sigortalılardan; 

2 3 3 0 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna göre 

veya 2 3 3 0 sayılı Kan u n  h ü k ü m le r i  u y gu la n a r ak  aylık  bağlanma sını gerektiren  k a n u n la r a  göre,  h a r p  ve y a  vazife  malulü sayılanlar ile bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra, ilk defa 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olanlar için aşağıdaki hallerde vazife malûllüğü hükümleri uygulanır. 25 inci maddede belirtilen malûllük; sigortalıların vazifelerini yaptıkları sırada veya vazifeleri dışında idarelerince görevlendirildikleri herhangi bir kamu idaresine ait başka işleri yaparken bu işlerden veya kurumlarının menfaatini korumak maksadıyla bir iş yaparken ya da idarelerince sağlanan bir taşıtla işe gelişi ve işten dönüşü sırasında veya işyerinde meydana gelen kazadan doğmuş olursa, buna vazife malûllüğü ve bunlara uğrayanlara da vazife malûlü denir. Türk Silahlı Ku vvetleri, Ja n d a r m a  Ge n e l  Ko m u t a n lığı ve  Sa hil Güvenlik  Komutanlığı’nın e r b a ş  ve  e r le r  d a h il  a sk e r i  p e r s o n e li  ile Emniyet Teşkilatından Emniyet Hizmeleri Sınıfına  mensubu personelinden, hayatını kaybedenlerin eş veya çocuklarından birisi ile ana, baba veya kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam iki kişi; ana, baba veya kardeşi yoksa eş veya çocuklarından toplam iki kişi; eş veya çocuğu yoksa ana veya babası ile kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam iki kişi; ana veya babanın bu hakkı kullanmaması durumunda ise bir diğer kardeşi olmak üzere toplam iki kişi; ana, baba veya kardeşlerinin bu hakkı kullanmaması durumunda eş veya çocuklardan toplam iki kişi,

Subay, astsubay, uzman jandarma, uzman erbaş, sözleşmeli erbaş ve er ile Türk Silâhlı Kuvvetlerince görevlendirilen 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamındaki sigortalılardan; 2 3 3 0 sa y ılı Na k d i Ta zm in a t ve Ay lık Ba ğla n m a sı Ha k k ın d a Ka n u n a gö r e ve y a 2 3 3 0 sa y ılı Ka n u n h ü k ü m le r i u y gu la n a r a k a y lık b a ğla n m a sın ı ge r e k t ir e n k a n u n la r a gö r e h a r p ve y a va zife m a lu lü sa y ıla n la r İLE bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra ilk defa 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olanlar için aşağıdaki hallerde vazife malûllüğü hükümleri uygulanır. 25 inci maddede belirtilen malûllük; sigortalıların vazifelerini yaptıkları sırada veya vazifeleri dışında idarelerince görevlendirildikleri herhangi bir kamu idaresine ait başka işleri yaparken bu işlerden veya kurumlarının menfaatini korumak maksadıyla bir iş yaparken ya da idarelerince sağlanan bir taşıtla işe gelişi ve işten dönüşü sırasında veya işyerinde meydana gelen kazadan doğmuş olursa, buna vazife malûllüğü ve bunlara uğrayanlara da vazife malûlü denir. Tü r k Sila h lı Ku vvet le r i, Ja n d a r m a Ge n e l Ko m u t a n lığı ve Sa h il Gü ve n lik Ko m u ta n lığın ın e r b a ş ve e r le r d a h il a sk e r i p e r s o n e li ile Em n iy e t Te şk ila tın d a n Em n iy e t Hizm e t ler i Sın ıfın a m e n su p p e r so n e linden malullerin kendileri veya eş veya çocuklarından birisi; eşi veya çocuğu yoksa kendisi veya kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam bir kişi,

Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra ilk defa 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olanlar için aşağıdaki hallerde vazife malûllüğü hükümleri uygulanır. 25 inci maddede belirtilen malûllük; sigortalıların vazifelerini yaptıkları sırada veya vazifeleri dışında idarelerince görevlendirildikleri herhangi bir kamu idaresine ait başka işleri yaparken bu işlerden veya kurumlarının menfaatini korumak maksadıyla bir iş yaparken ya da idarelerince sağlanan bir taşıtla işe gelişi ve işten dönüşü sırasında veya işyerinde meydana gelen kazadan doğmuş olursa, buna vazife malûllüğü ve bunlara uğrayanlara da vazife malûlü denir. Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel  Komutanlığı ve Sahil Güvenlik  Komutanlığının erbaş ve erler  dahil askeri  personeli ile Emniyet Teşkilatından Emniyet Hizmetleri Sınıfına mensup  personeli malul sayılanların kendileri veya eş ve çocuklarından birisi; eşi veya çocuğu yoksa kendileri veya kardeşlerinden birisi; hayatını kaybedenlerin ise eş veya çocuklarından birisi; eşi veya çocuğu yoksa kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam bir kişi,

5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanunun  ek 1’inci maddesi kapsamında  aylık  bağlananlardan  terör  eylemleri nedeniyle  hayatını kaybetmiş veya  engelli  hale gelmiş olanlar ile Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumuna ait  fabrika, işletme, müessese veya bağlı ortaklıklarda görevli olanlardan patlayıcı maddelerin üretimi, incelenmesi, muhafazası, nakli, imha edilmesi ve zararsız hale getirilmesi sırasında oluşacak patlamalardan dolayı hayatını kaybedenler engelli hale gelenlerin kendileri veya eş ve çocuklarından birisi; eşi veya çocuğu yoksa kendileri veya kardeşlerinden birisi; hayatını kaybedenlerin ise eş ve çocuklarından birisi; eşi veya çocuğu yoksa anne, baba veya kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam bir kişi yararlanır.

 

 

HAYATINI KAYBETMİŞ HARP VEYA VAZİFE MALULLERİNİN YAKINLARININ TAŞIT ALIMINDA İSTİSNA (ÖTV İNDİRİMİ)

  1. İstisnadan Yararlanacak Kişiler

 

  • 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun mülga 64 üncü maddesi, 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 47 nci maddesinin sekizinci fıkrası, 3713 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin birinci fıkrasının (j) bendi kapsamına girenler hariç olmak üzere 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna göre veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp veya vazife malulü sayılanlardan,
  • 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun mülga 45 inci maddesi ile 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 47 nci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen haller kapsamında vazife malulü sayılan; Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığının erbaş ve erler dahil askeri personeli ile Emniyet Teşkilatının Emniyet Hizmetleri Sınıfına mensup personelinden,
  • HAYATINI KAYBETMİŞ OLANLARIN EŞ VEYA ÇOCUKLARINDAN BİRİSİ, EŞ VE ÇOCUĞU YOKSA ANNE VEYA BABASINDAN BİRİSİ BİR DEFAYA MAHSUS YARARLANABİLECEKLERDİR.
  1. İstisnadan Yararlanılacak Taşıtlar

 

  • 1600 cm³ veya altında motor silindir hacmine sahip binek otomobil, panelvan, pick-up, arazi taşıtı, ATV, jeep, steyşın vagon, vb. taşıtların,
  • Eşya taşımaya mahsus, 2800 cm³ veya altında motor silindir hacmine sahip van, panelvan, kamyonet, pick-up, vb. taşıtların,
  • Motor silindir hacmine bakılmaksızın motosikletlerin BİR DEFAYA MAHSUS OLMAK ÜZERE İLK İKTİSABI ÖTV’DEN MUAFTIR.

 

İstisnadan yararlanma hakkı, belirtilen kişilerin eş veya çocuğuna, eş ve çocuğu yoksa anne veya babasına tanınmış olup, bu yakınlardan hiçbirisinin olmaması veya istisna hakkından yararlanmamaları durumunda dahi istisnadan yararlanma hakkı, hayatını kaybetmiş harp veya vazife malulünün kardeşi, yeğeni, kayın hısımları vb. başka bir yakını tarafından kullanılamaz.

Harp veya vazife malulünün hayatını kaybettiği tarih itibariyle eşi ve/veya çocuğu bulunması halinde, bu haktan münhasıran eş veya çocuk yararlanabilir. Eş veya çocuğun bu haktan herhangi bir nedenden dolayı yararlanmaması, anne veya babanın istisnadan yararlanma hakkını sağlamaz.

Tekrar evlenen dul eşin istisnadan faydalanamayacağı tabiidir. Ancak, hayatını kaybetmiş harp veya vazife malulünün çocuklarının evli olmaları veya sonradan evlenmeleri istisnadan yararlanma hakkını ortadan kaldırmaz.

 

Harp Ya Da Vazife Malulü Olan Bir Kimse, Çok Sonra Başka Bir Nedenle Hayatını Kaybetmiş Olsa Da, Yakınları Ötv’siz Ve Bu Ötv Matraha Dahil Edilmeyeceği İçin Daha Düşük Kdv Ödeyerek Araç Alma İmkanına Sahip... Karar Kesin Nitelikte Olduğu İçin Maliye Bakanlığı’nın Temyiz Hakkı Bulunmuyor.

4760 sayılı ÖTV Kanunu’nun 7. maddesinde, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun ek 1’inci maddesinin ikinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerinde sayılan kişilerden hayatını kaybetmiş olanların eş veya çocuklarından birisi, eş ve çocuğu yoksa ana veya babasından birisi tarafından bir defaya mahsus olmak üzere bendin başında belirtilen nitelikte araçların ilk kez alınmasında ÖTV uygulanmayacağı belirtilmiştir. Kanunda şehit yakınlarına bir defaya mahsus olarak ÖTV’siz araç alma imkanı sağlanmaktadır. Maliye Bakanlığı öteden beri bu hakkı sadece görevi sırasında şehit olanların yakınlarına kullandırmaktaydı. Buna dayanak olarak da Meclis görüşmelerinde bu hakkın sadece şehit yakınlarına tanınmasını ve kanunun gerekçesinde de hakkın sadece şehit yakınlarına tanındığını göstermekteydi. Ankara Bölge İdare Mahkemesi 4. Vergi Dava Dairesi, ihtirazi kayıtla ÖTV’sini ve bu ÖTV’li matrah üzerinden KDV’sini ödeyerek araç alan vazife malulü iken hayatını kaybeden bir kişinin eşinin açtığı davada ilginç bir karara imza attı.

 

Malul Kimdir?

‘Vazife malullüğü’, kamu görevlileri ile erbaş ve erlerin görevlerini yapmakta iken gerek görevlerinin çeşitli sebep ve tesiriyle, gerekse işyerlerinde meydana gelen kazalar nedeniyle yürüttükleri görevleri yerine getiremeyecek derecede ‘malul’ olmaları veya hayatlarını kaybetmeleri halinde haklarında uygulanacak hükümlerin belirlendiği bir statüdür. Bu kapsamdakilerin malullükleri; vazifelerini yaptıkları sırada, vazifeleri dışında idarelerince görevlendirildikleri herhangi bir kamu idaresine ait başka işleri yaparken bu işlerden, kurumlarının menfaatini korumak maksadıyla bir iş yaparken, idarelerince sağlanan bir taşıtla işe gelişi ve işten dönüşü sırasında, işyerinde meydana gelen kazadan doğmuş olursa, buna vazife malullüğü ve bunlara uğrayanlara da vazife malulü denilmektedir.

Harp malulü ise 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu uyarınca vazife malullerinden; harpte fiilen ateş altında, harpte, harp bölgelerindeki harp harekat ve hizmetleri sırasında, bu harekat ve hizmetlerin sebep ve etkileriyle, harpte veya harbe hazırlık devresinde her çeşit düşman silahlarının etkisiyle, askeri harekatı gerektiren iç tedip ve sınır hareketleri sırasında, bu hareketlerin sebep ve etkisiyle veya kanunda sayılan diğer nedenlerle olanlara denilir.

 

Kanunda Yasaklanmamış

Karara konu olan olayda, vazife malulü iken hayatını kaybeden bir kişinin eşi ihtirazi kayıtla ÖTV’sini ve bu ÖTV’li matrah üzerinden KDV’sini ödeyerek araç almış ve bu ödediği tutarların kendisine iadesine ilişkin başvurusu Ankara Vergi Dairesi tarafından reddedilmiştir. Reddin iptaline ilişkin açılan davada Bölge İdare Mahkemesi, yasalarla açıkça yasaklanmadığı veya kısıtlanmadığı sürece bir hakkın kullanımının yorum yoluyla önüne geçilmesinin kabul edilemeyeceğini, kanunun bu hakkı sadece görevi sırasında şehit olanların yakınlarına tanımadığını, kişinin hayatını kaybetmiş olmasının yeterli olduğunu belirterek dava konusu red işleminin iptaline karar vermiştir.